Çoğulcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Faruk Arslandok, Rusya Federasyonu’nu oluşturan federe yapılardan 22 cumhuriyetin başkanlarına birer mektup göndererek, Rusya’nın Federal Devlet ilkelerinden uzaklaştığını ve bunu anayasal düzeye taşıdığını belirterek eşitsizlik meydana getirecek bu düzenlemelere tavır almalarını çağrısında bulundu.
Arslandok 2018 yazında eğitim yasasında yapılan düzenlemenin ardından şimdi de Rus etnisitesi haricindeki halkların 2. sınıf durumuna düşürülerek gelecekte federal yapıya uygun pozitif ulusal beklentileri tamamen ortadan kaldırdığını söyledi.
Yeni düzenlemede sıkıntı doğuracak diğer maddelere de dikkat çeken Arslandok, “İnsan hakları, özgürlükler ve demokrasi konusunda insanlığın geliştirmiş olduğu hukuk normları paralelinde, bu değişikliklere karşı çıkmanızı, hayata geçirilmesini önlemeye yönelik olarak halk oylamasından ‘’HAYIR’’ çıkması yönünde irade ortaya koyarak aksiyon geliştirmenizi bekliyor ve rica ediyoruz” dedi.
Adigey Cumhuriyeti, Karaçay Çerkes Cumhuriyeti ve Kabartay Balkar Cumhuriyeti başkanlarına daha önce gönderilen mektuplara ilaveten mesajın ulaştırıldığı diğer cumhuriyet liderleri şöyle sıralanıyor:
Altay Cumhurıyeti Başkanı Oleg Khorokhordın
Başkortostan Cumhuriyeti Başkanı Radiy Faritovich Khabirov
Buryatia Cumhuriyeti Başkanı Alexey Tsydenov
Dağıstan Cumhuriyeti Başkanı Vasiliev Vladimir Abdualievich
İnguşya Cumhuriyeti Başkanı Kalimatov Mahmud-Ali Maksharipovich
Kalmıkya Cumhuriyeti Başkanı Batu Sergeyevich Khasikov
Karelya Cumhuriyeti Başkanı Parfenchikov Arthur Olegovich
Kırım Cumhuriyeti Başkan Sergei Aksyonov
Komi Cumhuriyeti Başkan Vekili Vladimir Uyba
Mari El Cumhuriyeti Başkanı Alexander Evstifeev
Mordovia Cumhuriyeti Başkanı Volkov Vladimir Dmitrieviç
Saha (Yakutya) Cumhuriyeti Başkanı Nikolaev Aisen Sergeevich
Kuzey Osetya-Alaniya Cumhuriyeti Başkanı Vyacheslav Zelimhanovich Bitarov
Tataristan Cumhuriyeti Başkanı Minnikhanov Rustam Nurgalievich
Tuva Cumhuriyeti Başkanı Sholban Kara-Ool
Udmurtya Cumhuriyeti Başakanı Brechalov Alexander Vladimirovich
Hakasya Cumhuriyeti Başkanı Valentin Olegovich Konovalov
Çeçenya Cumhuriyeti Başkanı Ramzan Kadırov
Çuvaşistan Cumhuriyeti Başkanı Vekili Nikolaev Oleg Alekseevich
Gönderilen mektupların Türkçe içeriği ise şöyle:
Sayın Cumhurbaşkanı
Bilindiği gibi, Rusya Federasyonu Anayasasının bazı maddelerini değiştiren anayasa değişikliğinin yasalaşma sürecinde referandumdan önceki bütün süreçler tamamlanmıştır. 22.04.2020 olarak öngörülen referandum tarihi küresel koronavirüs pandemisi nedeniyle ileri bir tarihe ertelenmiştir.
Anayasada yapılacak değişiklikler, uzun zamandır federal devlet anlayışından uzaklaşarak temel insan haklarına aykırı antidemokratik bir yönetim anlayışına yönelmiş olan Rusya Federasyonu’nun bu tutumunu anayasal düzeye taşıyacağını göstermektedir.
Halen yürürlükteki Rusya Federasyonu Anayasası’nın 68.Maddesi; ’’Rusya Federasyonu genelinde devlet dili Rusçadır. Cumhuriyetler kendi devlet dillerini belirleyebilirler. Bu diller Cumhuriyetlerin devlet hakimiyet organlarında, yerel yönetim organlarında, devlet kurumlarında Rusya Federasyonu’nun devlet dili ile bir arada kullanılır. Rusya federasyonu, tüm halklarına ana dillerini muhafaza etmeleri, öğrenmeleri ve geliştirmeleri için ortamın oluşturulması hakkını güvence altına alır.’’ şeklindedir.
Değiştirilmek istenen şekliyle 68.maddede; ‘’Rusya Federasyonu toprakları üzerindeki devlet dili devlet kurucu halkın dili olan Rusçadır’’ denilmek suretiyle federasyonu oluşturan halklar arasında federasyon anlayışına ve federal devlet yapısına aykırı olarak eşitsizlik yaratılmaktadır. Bu değişiklik ile etnik Ruslara devlet kurucu halk olarak özel statü verilirken, federasyonu oluşturan diğer halkların kuruculuk vasıfları hukuka aykırı bir şekilde yok sayılmakta, dillerini, kültürlerini ve kimliklerini ortadan kaldırmaya uygun bir zemin oluşturulmaktadır.
Rusya’da uzun zamandır federal devlet anlayışına aykırı bir yönetim yaklaşımının gelişerek güç kazandığı görülmektedir. 14 Ağustos 2018 Tarihinde yürürlüğe giren ‘’Rusya Federasyonu’nda Eğitim Üzerine Federal Yasa’’nın 11. ve 14.maddelerinde değişiklik yapan yasa ile federasyonu oluşturan cumhuriyetlerin ana dilleri eğitim sistemi içinde, federasyon anayasasına aykırı olarak, zorunlu olmaktan çıkarılıp ebeveynlerin tercihine bağlı seçmeli ders haline getirilmiştir. Federasyon anayasasına aykırı bu yasa, yapılmak istenen anayasa değişikliği ile hukuka ve federasyon anlayışına aykırı anayasal bir boyut kazanmış olacaktır.
Yeni anayasa düzenlemesi, Rus olmayan tüm diğer halkları ‘’ikinci sınıf’’ durumuna düşürerek geleceğe ilişkin, federal yapıya uygun pozitif ve geliştirici ulusal beklentilerini tamamen ortadan kaldırmayı hedeflemektedir.
Anayasanın 67.maddesine eklenen; ‘’Bin yıllık bir tarihle birleşen Rusya, bize Tanrı’nın ideallerini ve inancını ve Rus devletinin gelişimindeki sürekliliği ileten ataların anısını koruyarak, tarihsel olarak kurulmuş devlet birliğini tanır.’’ hükmü tam anlamıyla subjektif, otokratik bir tanımlama olup, bir anayasa metninde yer alması yadırgatıcıdır.
Anayasanın 69.maddesine eklenen; ‘’Rusya Federasyonu, yurt dışında yaşayan vatandaşlara haklarını kullanma, menfaatlerinin korunmasını sağlama ve tüm Rus kültürel kimliğini koruma konusunda destek verir.’’ hükmü de diğer halkları dışlamaya yönelik kullanılabilecek bir anlayışa işaret etmektedir.
Anayasanın 79.maddesine eklenen; ‘’ Rusya Federasyonu Anayasasının aksine, Rusya Federasyonu’nun uluslararası antlaşmaları hükümlerine dayanarak kabul edilen devletlerarası organların kararları, Rusya Federasyonu’nda uygulamaya tabi değildir.’’ hükmü de, bu anayasa değişikliğinin ruhunu anlama bakımından önemlidir. Bu değişiklik evrensel hukuka ve insan haklarına uyma konusundaki isteksizliğini uygulamalarıyla ortaya koyan anlayışın buna yasal bir gerekçe oluşturma girişimidir.
Bu değişiklikler Rusya Federasyonu’nda yaşayan etnik Rus olmayan bütün halkları rahatsız ettiği gibi, bu halkların Rusya dışında yaşayan soydaşlarını da endişeye sevk etmiştir.
Türkiye, Rus Çarlığı tarafından 21 Mayıs 1864 soykırım ve sürgünüyle yurtlarından koparılmış dünyada en fazla Çerkesin ve Kafkasyalının yaşadığı ülkedir. Bu anayasa değişikliği Rusya’da yaşayan halkları olduğu kadar bu halkların Türkiye’de yaşayan soydaşlarını da endişeye sevketmiştir. Türkiye’de yaşayan Çerkeslerin oluşturduğu çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşu da bağlı oldukları federasyonlar kanalıyla anayasa değişikliğine ilişkin tepkilerini ortaya koyarak itirazlarını insan haklarına ve demokratik değerlere duyarlı çevrelere, ilgili kurumlara, ve uluslararası kuruluşlara iletmişlerdir.
Sivil toplum kuruluşlarının ve soydaşları Rusya Federasyonu’nda yaşayan üyelerimizin bu konudaki endişelerini paylaşıyoruz. Partimizin benimsemiş olduğu çoğulcu demokrasi anlayışına, insan haklarına, demokratik değerlere ve federal devlet yapısına aykırı olduğunu düşündüğümüz bu anayasa değişikliklerini doğru bulmuyoruz.
67, 68, 69 ve 79.maddelerde yapılan değişiklikler başta olmak üzere anayasa değişikliğine hakim olan anlayış federalizme aykırı bir otokratikleşme yönündedir.
Başta Rusya Federasyonu Anayasasındaki federal ilkeler, BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, Medenî ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Her Türlü Irk Ayrımcılığının Kaldırılması Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu Kriterleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa Sosyal Şartı’nı alenen ihlal eden yeni düzenlemelerin halk oylamasında kabul edilmesi Rusya’yı ‘’hukukun üstünlüğü ile yönetilen demokratik hukuk devleti’’ ve ‘’federal devlet’’ ilkelerinden daha da uzaklaştıracaktır.
İnsan hakları, özgürlükler ve demokrasi konusunda insanlığın geliştirmiş olduğu hukuk normları paralelinde, bu değişikliklere karşı çıkmanızı, hayata geçirilmesini önlemeye yönelik olarak halk oylamasından ‘’HAYIR’’ çıkması yönünde irade ortaya koyarak aksiyon geliştirmenizi bekliyor ve rica ediyoruz.
Saygılarımla,
Faruk ARSLANDOK
221